Beni heyecanlandıran,yemek yapmak mı,yemek mi,yeni bir yer keşfetmek mi bilemedim.Ama İçinde yemek olan herşeyin beni heyecanlandırdığına,inandım ve bu duyguyu hep çok sevdim.Yemek konuşmak,yemek kitabı okumak,bu zevki paylaşan insanlarla bir arada olmak, beni hep mutlu etti.
Başlangıç noktası bilinince,çıkış noktasını bulmak,rotayı çizmek hep kolay olur.Hayatta,herkesin tutunduğu,keyif aldığı,mutlu olduğu bir konu vardır.Yoksa da,mutlaka olmalıdır.Bu bir hobimidir,iş midir bilemem,ama lezzet neredeyse, imkanlar dahilinde gidip bulup tatmak ilkesinden yola çıkarak,Beşiktaş’ta çoğu kişi tarafından bilinen,Edirne Tava Cİğercisi Naci Usta oldu bu kez durağım.Öncelikle hiç ciğer yemeyenlerin dahi, bu lezzeti unutamama sebebi nedir diye bakınca,maharet usta da mı,ciğerde mi diye düşünüyor insan.Edirne ciğerinin ünü,Trakya’nın otlaklarında beslenen danaların günlük ciğerlerinden olsa gerek.Ciğerinize sağlık diyeceğim o danacıklara.
Bir öğlen gidip kapısına dayandım Edirne Tava Ciğercisinin.Hava güzel güneşli,hatta oldukça sıcak.Kapının önüne konulmuş masaya kuruluverdim iki arkadaşımla.Ciğer dışında Rodop köftesi,çorba,işkembe türü şeyler de olmasına rağmen, orada bulunma amacımızdan şaşmadan,siparişimizi verdik.Masaya ilk önce Edirne’den gelen ve isterseniz kavanozla satın alabileceğiniz ,domates sos ve kurutulmuş,çok az yağda çevrilmiş acı biberlerimiz geldi.Bu ciğerin olmazsa olmazlarıydı.Biberler kıtır kıtır ve acı sevenler için kıvamında bir acılıktaydı.
Ciğerlerimiz hazırlanırken,içeriye bir göz atmak için girdim.Sıcak ve samimi insanlar,fotoğraf çekebilirmiyim dediğimde,o kadar alışıklardı ki,bir dakika kostümümü tamamlayayım diyen usta, hemen tezgah arkası pozunu vermeye hazırdı.
Ciğerler hemen oracıkta, gözünüzün önünde hazırlanıp kızartılıyor zaten.Gazetelerde kendileri ile ilgili çıkan haberler,duvarda yerlerini almış,hatta bir diğer duvarları,burada ciğer yemeye gelen ünlülerin fotoğraflarıyla doluydu.Mutfak öyle kapalı falan değil,usta bir yandan sizinle sohbet ederken,diğer tarafta siparişleri hızla hazırlıyordu.
Zarları soyulmuş,sinirleri alınmış,yaprak şeklinde kesilip hazırlanmış ciğer,ustanın dediğine göre sadece böreklik una bulanarak kızartılıyormuş.Ama birbirine hiç yapışmadan bu kadar yumuşacık olmasının başka bir sırrı olmalı,dediğimde,bütün ustaların sanırım ortak cümlesi olan ” o da işin sırrı ” deyiverdi.Ciğerlerimizi bolca domates sosuna bulayıp,kuru acı biber eşliğinde ve tabii ki soğan arkadaşlığında,bir solukta midemize indiriverdik.Karnımız doydu ama doymayan gözümüzü, tatlı ile ıslah etmek için,önerilen, Tekirdağ’dan gelen peynir helvası siparişini de verdik.
Peynir helvası,çok fazla iç baymadan,kıvamında bir tat da, bir nebze de olsa bize dur komutu verdiği için,ikram edilen çayları keyifle yudumladıktan sonra,karnımız doymuş olarak,güzel bir lezzet ve mekanı arkamızda bırakıp,haydi dedik yenileri gelsin.
Her zaman yeni lezzetler tadıp,yeni yerler keşfedecek enerji ve coşkumuz olması dileğiyle……..
Etiketler: beşiktaş, beşiktaşta ciğerci, beşiktaşta ne nerede yenir, beşiktaşta ne yenir, edirne ciğeri, edirne tava ciğercisi naci usta, edirne tava ciğeri, naci usta
Beşiktaş’mış oyyy danacıkların ciğerlerine sağlık Gülerimm aynen dediğin gibi nefis görünüyorlar.Hep aklımda olupta hiç yemediğim bir lezzet adresini sayende öğrendim canımmmm Çok çok öperim .Afiyetler olsunn.
Gidelim bir hafta sonu hadi