Acaba doğru soru, nasıl bir yaşlı olmalıyız mı, yoksa nasıl bir yaşlı olmamalıyız mı? Önce buna karar vermek lazım.
Zaman hızla aktığından, elbet herkes bir gün yaşlanacak.Hatta yaşlanmak şanslı insanların başına gelen bir durum da diyebiliriz.Çünkü onu kısmet edip yaşatan da Allah.Her yaş ayrı güzel, her yaşın bir güzelliği var klasik söylemlerinin tersine, ilerleyen yaşlarda çıkan sağlık problemleri tabii ki kimsenin arzu ettiği bir durum değil, ancak kaçınılacak ve engel olunacak bir durum da değil.
Daha genç yaşlardan itibaren sağlıklı beslenip, zararlı alışkanlıklardan uzak durup, spor yapıp stressiz bir hayat sürme şansınız olduysa belki daha rahat bir yaşlılık geçirebilirsiniz.Yoksa hiç şansınız yok demeyeceğim tabii ki.Çünkü bana göre en rahat yaşlı, stressiz ve rahat bir bünye ile yaşamış ve yaşlanmış olandır.Kısacası kaba tabirle, gamsız olan insanlar daha az yaşlanıyor bana göre.
Bunu okuyan henüz çok genç olan arkadaşlarım size çok uzak gelen bu ifadeler emin olun sandığınız kadar uzakta değil.Zaman o kadar acımasız ve haince bir hızla akıp gidiyor ki, bunu fark ettiğinizde zaten yaşlı sıfatını kazanmış oluyorsunuz
Şimdi bu yazı da nereden çıktı derseniz bugün mutfakta yemek yapıyorum, bir yandan da açık olan tv yi radyo gibi dinliyorum.Bir kanalda magazin programı var ve çok ünlü birini gösteriyor.Zamanında Türkiye’yi sallamış, hayran kitlesi çok büyük yakışıklı bir sanatçının bugün geldiği durum içimi acıttı resmen.Kuyruğu dik tutmaya çalışsa da bitmiş bir bünye, zor konuşan, titreyen bir vücut.
Vay be dedim, devrinin devi olan bu adama bu duruma geleceği söylense inanırmıydı acaba.Para, şöhret, etrafını saran bayanlar, ağzından her çıkan sözün haber olması ve sonuç acı gerçekler ile yaşanan bir yaşlılık.
Aynı gün bu konu ile ilgili yaşadığım diğer olay da, ayağını kıran yaşlı komşumdu.Ziyaretine gittiğimde, yatıyor, kendisi gibi yaşlanmış eşi bir şeyler yapmaya çalışıyor ama, belli ki yıllarca yapmadığı bu işler ona ve eline yabancı eline yakışmıyor, beceremiyor..
Ev dağınık, gazeteler, bardaklar vs.Kalkıp hepsini bir anda toplayıp, mutfağa gidip yemekleri var mı diye bakmak geliyor içimden.Ama yapmıyorum tabii ki.Çünkü bu hareketim belki de onları incitecek.İki evlatları var, doğal olarak evliler ve çalışıyorlar.Sürekli gelip bakma durumları olur mu bilmiyorum.
İşte o anda da şunu düşünüyorum, evladın bile olsa kimse yaşlı, dağılmış, şikayetlenen, bir insanla ve enerjisi düşmüş bir evde vakit geçirmek istemez.Yaşam içinde herkes belli sıkıntılar ve stresli durumlarla yaşıyor.Bundan olsa gerek nasılsın sorusu karşısında bu sorunun gerçek cevabını duymayı da kimse istemez. Duymak istediği söz mutlaka iyiyim sözüdür.
Evladın bile olsa kimse sürekli ağrılarından, hastalıklardan bahseden, ya da eşini şikayet eden, biri ile zaman geçirmek istemez. Şu anda belki bunları yazmak çok kolay uygulamak zor ancak bugün kendi kendime bir söz verdim.İlerde çok yaşlandığımda sürekli şikayet eden, evlatlarını vicdanen rahatsız ve huzursuz eden bir anne olmayacağım.Bunun için de ne yapmak gerekir diye düşündüm.Yaşlılığa yatırım adına insanın mutlaka kendine yetebilecek bir ruh hali geliştirmesi gerektiğine karar verdim.
İnsanların hobileri olması gerekir bunun için de, mesela kitap okuyabilir,el işi yapabilir, bulmaca çözebiliriz.Ya da eğer sağlığımız elveriyorsa turlara katılmak, değişik arkadaşlar edinmek, belki çiçek böcek ile uğraşmak ya da evde beslenebilecek bir hayvan edinmek de kendimizi meşgul etmek adına faydalı olabilir.Çünkü ben insanın yaşla yaşlandığına inanmıyorum.Bana göre insanlar kendilerine olan ihtiyaç azaldığında yaşlanmaya başlıyor. Boşlukta kaldığı, yapacak bir uğraşı olmadığında yaşlanıyor.
Bunun sonucu da sürekli yakınan, şikayetlenen, eleştiren, karşısında ki insanı bunaltıp, kendinden uzaklaştıran yaşlanmış insanlar.
Yaşlanmak kaçınılmaz bir son.Belki de çok güzel bir dönem, tüm hayatın bir bilançosu.Ancak gençleri, çocuklarımızı kendimizden soğutmamak ve kaçırtmamak için, Allah çılgın ve eğlenceli yaşlılar olmayı nasip etsin.Öyle ki , kimsenin dili bize yaşlı demeye varmasın, yaşam enerjimize ve hala sımsıkı hayat bağımıza maşallah desinler.Vücudun yaşlanması kaçınılmaz, ruhu yaşlandırmamak elimizde.Ağrılara gelince onları kendi başımıza kaldığımızda kendi içimizde yaşarız nasıl olsa.
Bu yazı da burada dursun belki bir gün yaşlanırsam okurum.
Sevgiyle…
Etiketler: nasıl bir yaşlı olmalı, nasıl bir yaşlı olmamalı, yaşlanmamak için yapılması gerekenler, yaşlılık
Bir cevap yazın